Marifetli Kapsüller

Kendini kanıtlayıp bakım ritüelimizin temel taşlarından biri olan yeni nesil yüz yağları, cildi nemlendirmenin çok ötesine gidiyor. Her cilt tipi ve sorun için geliştirilen bu yağları gece sürdüğümüzde, uykudayken bile cildi onarmaya devam etmesi ve sabah yumuşacık olmasından dolayı çok seviyorum
Oriflame’de bu yağları tek kullanımlık küçük kapsüllere koymuş. Cildi yumuşatan, aydınlatan ve tonu eşitleyen bu kapsüller ile pürüzsüz bir cilde sahip olmamıza yardım ediyor.
6 doğal yağın bileşimden oluşan bu Novage Nutri6 kapsülleri; 4 hafta boyunca her sabah ve akşam uygulandığı takdirde, fark edilir derecede nemli, yumuşak ve pürüzsüz bir cilt vaat ediyor.
Cildi nemlendiren ve yumuşatan vitamin, mineral ve lipitler açısından zengin olan susam yağı; besleyen, dolgunlaştıran, doğal lipit bariyerini korumaya yardımcı olan avokado yağı; yoğun biçimde besleyen ve esneklik kazandıran şeftali çekirdeği yağı;  mera köpüğü tohumu yağı,kuş üzümü yağı ve soya fasülyesi yağı ile bütünleşen bu yağ düzenli kullanımda istediğiniz sonucunu alabilme garantisi sunuyor.
Ben genelde network ile satılan ürünlere kolay ulaşamasam da; Oriflame, Avon, Amway gibi markaların pek çok kullanıcısı olduğunu biliyorum.
Çevrenizde Oriflame satış temsilcisi varsa, uygun fiyatlı bu yağı alabilirsiniz.

Güzel kalın

KİKO Yeni Koleksiyonu Kasım'da Türkiye'de...



KIKO Milano’ya özel, tasarımcı Ross Lovegrove tarafından tasarlanan “2016 Yeni Yıl Koleksiyonu” beni benden aldı.
KIKO Milano’nun yeni koleksiyonu, estetiği, mantığı, doğayı, sanatı ve teknolojiyi birleştirerek, gülün asil cazibesini ile ön plana çıkarıyor.

Çeşitli makyaj, cilt bakım ürünlerinden ve özel ödül versiyonlarından oluşan koleksiyon, baştan aşağı tamamen romantik bir tarz yaratmaya fırsat tanıyor. Sınırlı sayıda üretilen ve belirli bir süre mağazalarda yerini alacak olan koleksiyon yeni yıl hazırlığı sırasında “olmazsa olmazlar” arasında yer alıyor. 
Yeni yıl wish list e eklemek, sevdiklerinize hediye almak için en iyi seçim.
KIKO Milano’nun “2016 Yeni Yıl Koleksiyonu” Kasım ayı itibariyle KIKO mağazalarında yerini alıyor. Benden söylemesi…

Güzel Kalın

BOYNER Sezonunda Moda İkonları

 Boyner, sonbahar/kış sezonuna özel olarak dünyaca ünlü markaları moda severlerle buluşturmaya devam ediyor. Her sezona yenilikleriyle giren Boyner, uluslararası moda markalarını yakından takip edenleri heyecanlandıran Missguided bizi buluşturdu. Miley Cyrus, Selena Gomez, Taylor Swift, Katy Perry, Kim Kardashian gibi ünlülerin tercihi Missguided markasına artık Boyner’de ulaşabiliriz.

Farklı görünmeyi seviyorsanız ve yeniliklere açıksanız Missguided koleksiyonunda yer alan iddialı gece elbiseleri, özel kesim tişörtleri, farklı modellerde mont ve eşofmanları tam size göre. Üstelik sadece Boyner’de olacak bu geniş koleksiyon, uygun fiyatlarıyla da alışveriş severlerin başını döndürecek.



Flormar illuminating Primer Make-Up Base

Merhaba, bugün bir ürün incelemesi ile karşınızdayım. Makyajı sabitlemek, uzun süre dayanmasını sağlamak için kullanılan bazlar arasında Flormar'ın İlluminating Primer Base ürününü anlatmaya çalışacağım biraz.


Makyaj bazları, makyaj yapmadan önce, kullanacağınız ürünün altına, nemlendiricinin üstüne sürülen, sıvı pudramsı yapıda ürünlerdir.
Pek çok markanın da makyaj bazı vardır.  Makyaj bazları da kendi aralarında ayrılırlar; fondöten bazı, far bazı, dudak bazı,  kirpik bazı diye.
Flormar’ın makyaj bazını tesadüfen kullandım ve fiyata oranladığımda çok da başarılı buldum.

Maskeli Güzellik

Maskeden gelen güzelliği sevmeyen var mı? Özellikle kolay uygulanabiliyorsa..
Sephora’da el, yüz, ayak ve dudak maskeleri ile kullandığınız andan itibaren vazgeçilmeziniz olacak maskeler var.
Mesela; Aloe Vera Hand Mask Ultra Moisturizing & Beautifying – Ultra Nemlendirici Güzelleştirici El Maskesi.  Yumuşacık eller için eldivenleri giyip 15 dakika tutuyorsunuz

Rugan Kış

Ben rugan ayakkabılara oldum olası bayılırım. Bana her zaman şık ve asil gelmiştir. 

İnci Deri, Gamze Saraçoğlu Kreatif Direktörlüğü’ndeki üçüncü koleksiyonunu ruganlardan oluşturmuş. Farklı renk ve modellerle, günün her saati giyilebilecek geniş bir model seçeneği sunan İnci Mağazalarına veya web sitesine bakmanızı öneririm.
Özellikle siyah-nude degrade olanına bayıldım.




Koton Beauty ile Tarzınızı Makyajla Tamamlayabilirsiniz


Koton Beauty, makyaj trendlerini yakından takip edenleri yine sevindiriyor.

Maskaradan ruja, fardan Terracota allığa kadar birbirinden özel makyaj ürünleri Ekim ayından itibaren Koton Mağazası raflarında yerini alıyor.

Yenilenen formülü, çarpıcı ve moda renk paleti, rose gold ambalajları ile Koton Beauty ürünleri, kusursuz bir görünüm için moda ve aksesuar dışında birbirinden güzel kozmetik ürünleri ile de çok konuşulacak.



Yenilenen Koton Beauty içinde yer alan Terracotta serisi, cilde ipeksi bir dokunuş yapıyor. Özel ince sedeflerle geliştirilmiş formülleri ile kuru kullanımda doğal ve pürüzsüz bir görünüm yaratan ürünler, ıslak kullanımda da daha yoğun ve çarpıcı renkler ortaya çıkararak belirgin ve yoğun bir duruş sergiliyor. Koton Beauty Terracotta allığın satensi renkleri ile farklı stillere istenilen etkide mükemmel yansımalar katılıyor.
Kalın kıl fırçası ile kirpikleri tek tek ayıran ve kremsi, yumuşak formülü ile kalınlaştırarak yüksek hacim sağlayan Oversize Volume maskara, tek katta kirpiklere güçlü hacim ve yoğun siyah rengi vererek bakışları ön plana çıkarıyor. Uzun kirpik isteyenlerin vazgeçilmezi Magical Kirpik uzatıcı maskara, kirpikleri tek tek yakalayıp uzatıyor, topaklanma yapmayan formülü ile mükemmel uyum içerisindeki ola plastik fırçası sayesinde de gözlere yeni bir boyut kazandırıyor.
Zengin sedef pigmentlerden oluşan, topaklanma yapmadan tek katta yoğun renk veren ve gün boyunca ilk tazeliğini koruyan farlar ise Koton Beauty’nin en gözde ürünleri arasında yer alıyor. 4’lü farların mükemmel uyumlu renkleri, bakışları doğal ama çarpıcı kılıyor.
Etkileyici görünümlü kaşlar yaratmak için gerekli olan tüm malzemeler, kaş şekillendirme seti içerisinde yer alıyor. İçerisinde bulunan mini kıl fırçaları ile istenilen kaş şekli yaratılırken, sünger fırça sayesinde istenilen tonda farlar kolayca kaşa uygulanabiliyor.
Zaman sıkıntısı yaşayanlar için pratik makyaj deneyimi sunan, doğal renkleriyle ve çok fonksiyonlu formülüyle ön plana çıkan Koton Lip&Cheek, normal mat ruj gibi dudaklara, krem allık gibi yanaklara uygulanabiliyor. Mat ve kadifemsi renkli rujların yanı sıra doğal parlaklık veren ve hafif renklerle ıslak görünüm sağlayan rujlar ise gülüşünüze renk katıyor.

Koton Beauty, müşterileri için özel olarak yenilenen stantlarında, parfümden vücut bakımı ürünlerine, rengarenk ojelerden maskara ve allıklara kadar her yüz tipine uygun 120 farklı ürünüyle bir kozmetik dünyası sunuyor.

Koton’un deneyimli ve eğitimli satış danışmanlarının, seçilen kombinlere göre makyaj önerileri sunduğu Koton Mağazaları’nda, uzman makyaj danışmanları da sezonun makyaj trendlerini anlatıyor, farklı tarzlara hitap eden ürünleri Koton müşterileri ile tanıştırıyor.


Kaliteli ve ulaşılabilir fiyatlara sahip Koton Beauty makyaj ürünleri seçili Koton Mağazalarında ve online alışverişin adresi koton.com’da satışta!
Bence denemeye değer

Sütyen Numaranızı Biliyor musunuz?

Özellikle ülkemizde pek çok kadının sütyen numarasına hakim olmadığını söylemişti yabancı bir tasarımcı. Gerçekten de dışarıdan bile anlıyoruz, ne kadar yanlış seçimler yapıldığını. Seçilen sütyen sadece göğüs formunuzu değil, duruşunuzu da etkiler. Göğse göre sütyen seçmek kadar, kıyafete göre de uygun sütyeni giymek çok önemlidir.  Sütyen seçimi sadece estetik değil sağlık açısından da çok önemlidir. Meme sağlığı ilk olarak doğru sütyen seçiminden başlar. Biz de önce meme sağlığından başlayalım.

KIKO Kaşı

Makyajın tamamlayıcısı ve yüzümüze bambaşka ifade veren kaşlarımızın kurtarıcısı kaş ürünleri için Kiko Milano'nun bu ürünlerini denediniz mi?

Eyebrow Marker: 24,90 TL
Eyebrow Designer Gel Mascara: 29,90 TL
2 farklı renk alternatifli Eyebrow Expert Styling Kit: 49,90 TL



 

Bioderma Hydrabio Eau de Soin SPF 30 / Güneş Koruyucu (SPF 30) Nemlendirici Su

Bu havalarda bir yaz ürünü gibi duran güneş koruyuculu ürünü anlatmak biraz tuhaf gibi dursa da, bence tam da bu havaların hatta karlı kışın bir ürünü olan Bioderma Hydrabio Eau de Soin SPF 30, çantanızdan eksik etmek istemeyeceğiniz bir ürün olacak.


Yaz başında, çantaya atmalık, makyaj üzerine de uygulayabileceğim bir güneş koruyucu arayışına girmiştim. Sprey şeklinde bir koruyucu ararken eczanede karşıma çıkan Bioderma Hydrabio Eau de Soin SPF 30 ile karşılaştım. Termal su ile nemlendirici arasında bir şey olduğunu ve eczacının çok da iyi anlatamadığını düşünmeme rağmen almaya karar verdim.

Bioderma Hydrabio Eau de Soin aslında cildi nemlendirmek ve güneşten korumak ana amaçlarının dışında; makyajı sabitlerken, anti age bir bakım da yapıyor. Yani; ufacık tefecik, içi dolu turşucuk durumları.

Ciltteki nemi hapsederken, yaşlanma karşıtı bakım yapan, SPF 30 koruma faktörüyle güneş ışınlarına karşı koruyan, makyajı cildinize zımbalayan bu şeffaf su, “UV filtresi içeren mist” olarak, Bioderma tarafından geliştirilmiş ve türünde tek olarak patentlenmiş bir ürün.

İlk kullandığımda sevmedim. Çünkü gözüme kaçtı, makyajımı parlattı ve cildimi yağlandırdı gibi geldi. Tabii yanlış kullanmışım. Kullanmak biraz zahmetli gibi dursa da, aslında eğlenceli.


Bir kere kutuyu çok iyi çalkalayıp, 20 santim uzaktan yüzünüze püskürtmeniz gerekiyor. Çok iyi çalkalamak ve mesafe, bence en önemli püf noktası. Zaten içinde boncuk olduğu için, çalkalamanın önemini anlıyorsunuz. Alın, yanaklar ve çeneye sıkmanız öneriliyor. Boyun ve dekolte için de uygun. Kolunuzu öne uzatıp, en uzak mesafeden, gözlerinizi kapatıp püskürtmeniz gerekiyor ki, yüzünüze eşit dağılsın. Çünkü yakın mesafeden püskürttüğünüzde ürün yüzünüzde dağılmıyor. Ellerinizle yaymadan kurumasını beklemeniz gerekiyor. Ben ilk kullandığımda yakın mesafeden sıkıp, ellerimle yaymıştım. Ellerimi ve cildimi yağlandırmıştı. Yaz sıcağında en nefret ettiğim şey parlamış bir cilttir. Bu nedenle bir köşeye atmıştım. Sonra, rahat bir zamanında biraz daha inceleyip bir şans daha vermek istedim. O zaman anladım ki aradığım ürün buymuş.



Sabah, güneş koruyuculu nemlendiricimi sürüp makyajımı yaptıktan sonra evden çıkıyorum. Gün içinde ofisten çıkmadan yaklaşık yarım saat önce yüzüme sıkıyorum.  Uzaktan sıktığım için incecik su partikülleri geniş bir alana yayılıyor ve kendi kendine kuruyor. Cildimin nemlendiğini ve tazelendiğini hissediyordum. Özellikle yazın nemli ve sıcak havada gerçekten makyajım akşam bile dağılmadan, yepyeni kalıyordu. Sonra havalar soğudu, güneş etkisini azalttı. Nemlendirici olarak sonbahara uygun bir ürün kullanmaya başladım. Üzerine de bu turşucuk ürünümü sıkıyorum. Gün boyu makyajım dağılmadan, silinmeden cildimde taptaze kalıyor. Hem makyaj sabitleme spreyi kullanmış oluyorum, hem de, yansımalı güneş ışınlarından cildimi koruyup, nemlendiriyorum. Yani aslında kışın da vazgeçemeyeceğim bir ürün oluverdi.

ilk kullandığım günlerde bazen püskürtmede sıkıntı yaşadım. Spreyin ağzı tıkanmış gibi geldi. O zaman da, aplikatörü çıkarıp ılık suya tuttum ve tıkanma açıldı. Ne kadar doğru bir şey yaptım bilmiyorum ama kuruduktan sonra taktığım için, ürünün etkisine bir zararı olduğunu düşünmüyorum.



Ben ürünü sevdim mi, evet. İkinci kutuyu kullanıyorum. Olmasa da olur mu, bence olur. Ama alışınca çok hoşunuza gittiği için bir alışkanlık yaratıyor. Mesela çantamda olmadığı gün, kendimi huzursuz hissediyorum. Neden bu kadar sevdiğimi bilmiyorum ama ürüne çok inandım.  Yaz sıcağında, makyajımı sabitlemesi, sonbahar güneşinde, güneşe karşı koruması, nemlendirmesi hoşuma gitti.
Makyajsız da kullanabileceğiniz bu ürün herkes tarafından bir şansı hak ediyor bence. Özellikle böyle oyuncaklı şeyleri sevenler için

Güzel kalın…  




Bath & Body Works Kışı Getirdi...

Soğuk kış aylarında içimizi ve evimiz ısıtacak şahane kokular yine Bath & Body Works’ten. Odunsu kokulara eşlik eden meyve notaları, soğuk havalarda ihtiyaç duyduğumuz sıcak enerjiyi bize hissettirecek gibi görünüyor.

Bence dünyanın en eğlenceli, en renkli, en pembe, en tatlı, en hoş kokulu kişisel bakım ve koku markası Bath & Body Works’un mis kokulu ürünleri ile kendimizi ödüllendirmek için bahaneye gerek yok.

Mis kokulu kalın...

Altın İğneli Estetik Çağı

Bir güzellik merakıdır gidiyor. Herkes güzel olmak, alımlı görünmek, genç ve sağlıklı yaşamak istiyor.  Çok da iyi ediyor. Etrafımda şık ve güzel hanımlar, yakışıklı beyler gördükçe içim pır pır ediyor. Mutlu oluyorum. Herkes bakımlı, şık ve güzel olsun istiyorum. 
Son yıllarda artan medikal estetiklerden allah razı olsun. Artık, yaşa başa bakmadan herkes bir tarafına bir şeyler yaptırıyor. Tabi kimin ehil ellerde, kimin acemiden çıktığını anlayabilecek kadar da alternatif görmüş oluyoruz.
Bir dönem sağlık bakanlığı bir kurs açmış, bundan yıllar önceden bahsediyorum tabii. İleriyi gören hekimler de, bu medikal estetik kursuna katılmış. Sonra da branşı ne olursa olsun medikal estetik hekimi oluvermişler. Her köşe başında bu kadar çok botox, dolgu yapan doktor sayısının artması da bu sebepten diye düşünüyorum. Elbette kendilerini geliştirmişlerdir ama yine de konunun uzmanında insan kendini daha güvende hissediyor.
Güvendiğim kliniklerden biri olan Cellest Klinik; gerek Dr. Tunç Tiryaki'nin, gerekse Dermatolog Betül Şengör'ün başarıları ile benim gibi pek çok kadının ve hatta erkeğin güvenini ve sempatisini kazanmış bir klinik.
Ameliyattan korkuyorsanız ya da cildiniz henüz yüz gerdirecek sarkmadıysa Dermatoloji Uzmanı Dr. Betül Şengör'ün marifetli elleriyle uyguladığı altın mikro iğneli radyofrekans ile 3 seansta yaşadığınız değişime inanamayacaksınız. 
Nedir bu altın mikro iğneli radyofrekans gençleşme şeysi diye soranlar için; 

cildin kolajen ve elastik lif üretimini arttırarak germe etkisi yaratan ve son dönemde çok tercih edilen bir yöntem olduğunu söyleyebilirim. Bir kere ameliyata göre çok daha ucuz, ameliyatlık olmamak için ilk deformasyonda uygulanabiliyor, bir türlü çözüm bulunamayan boyun sarkmalarında çok işe yarıyor, leke - akne - yara izi gibi problemlerde çok başarılı sonuçlar veriyor. Kırışıklık ve sarkmalardan bahsetmiyorum bile...




Daha önce dermaroller yazımda, cilde açılan ve kanal vazifesi gören mikro iğne deliklerinin ne kadar mucizevi olduğunu belirtmiştim. Bu radyofrekans onun çok daha profesyonel versiyonu. 0,5 - 3,5 milimetreye kadar  cilt altına altın mikro iğnelerle tek seferde inebilen bu sistem, geçtiği bölgenin tamamına radyofrekans enerjisi veriyor. İhtiyacınıza göre 20 ila 40 dakika süren uygulamanın sonrasında kanama, morarma veya iğne izi olmuyor. Bazı özel durumlarda 5 seanslık bir kür gerekse de, başarılı bir sonuç için aylık periyodlarla toplam 3 seans yetiyor.  Ertesi yıl 1 ya da 2 seans uygulama, sonucun kalıcı olmasını sağlıyor. Her yaş grubuna güvenle uygulanabilen altın mikro iğneli radyofrekans, PRP ile kombine edildiğinde mükemmel sonuçlar veriyor Üstelik işlemden hemen sonra günlük hayatınıza  kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz.  Hem işlem bitiminde hem de aynı gece ve takip eden günlerde sürülmesi gereken kremlerin önemli olduğunu vurgulamak gerekir. Zaten Dr. Betül hanım da; yapılacak her uygulamanın bütünsel yaklaşıma gerek duyduğunu ve bu nedenle kişinin ihtiyacının doğru belirlenmesi gerektiğini, istenirse ilave edilecek diğer uygulamaların yapılması ile beraber altın iğneli radyofrekans tedavisinden alınan sonucun başarısının artacağı gibi, uygulamanın tekrar edilme gerekliliğinin de azalacağını söylüyor.

E o zaman ne diyoruz?

Güzel Kalın....

Deborah Milano'dan Yeni Koleksiyon


 

İtalyan kozmetik markası Deborah Milano, Sonbahar/Kış için 4 yeni üründen oluşan Mat Effect Koleksiyonunu satışa sundu.
Neler mi var?
Deri görünümlü tırnaklar için sınırlı sayıda gri, mavi, mor ve kırmızıdan oluşan 4 farklı renkte mat oje,
Atomic Red Mat serisine eklediği leylak, koyu leylak, fuşya, kırmızı ve marsala renklerinde ruj,
Waterproof 24 Ore Mat Effect mavi, gri ve siyah likit eyeliner
Kontür paleti


O zaman ne duruyorsunuz çıkın çıkın gidin :)

Sephora Yine İndirimde...


                

Kozmetik tutkunlarının vazgeçilmez markası Sephora, Made In Sephora markalı maskara, tekli far ve klasik rujları indirimde...


Maskaralar 44.90 TL, tekli farlar 29.90TL, klasik rujlar 34.90 TL’den satışa sunuluyor.

Stella Maxwell'de Max Factor Kullanıyor


Makyaj tarihinin ve benim ilk makyaj malzemelerimin markası Max Factor, moda dünyasının yıldızı, 25 yaşındaki Stella Maxwell ile yeni bir işbirliğine imza attı.

Versace, Chanel ve Marc Jacobs gibi birbirinden ünlü markalar için podyuma çıkan Stella Maxwell, Max Factor’ün bir diğer temsilcisi olan arkadaşı Victoria's Secret Meleği Candice Swanpoel’e katılarak Max Factor’ün 2017 tanıtım faaliyetlerinde yer alacak.


Yine Bir Victoria's Secret Parfümü Scandalous




Vazgeçemediğim bazı markalar olduğunu artık herkes biliyor. :)
Bunlardan biri de Victoria's Secret. 


Yeni ne çıkarsa anında mıncıklamak istiyor, sizinle de paylaşmadan duramıyorum.
Yine, yeni bir parfüm ile gönlümü fethetti. Adı, rengi, şekli iştahımı kabarttı. Zaten mağazadaki her şeyi almak istiyorum.
Bu yeni meyve alt notalı parfümü Scandalous'u da çok sevdim.
İçeriğindeki erik, pembe sümbül ve pembe yasemin yapraklarının esintisini hissedebiliyorsunuz.
Scandolus koku ailesinde, parfüm, vücut spreyi, losyon ve rollerball da var.
Ben onları da istiyorum.... :)



Dermoroller Nedir? Ben nasıl kullanıyorum?

cilt bakım
2010 yılında cilt bakımı için sürekli gittiğim Yıldız Kızılcan’da tanıştığım dermoroller ile yaklaşık 6 senedir seviyeli bir ilişkimiz var. Ben kendisine tutku ile bağlı olsam da, kendisi duruşundan hiç ödün vermemiş, ilk günkü gibi karşımda dimdik durmayı başarmıştır.
Genelde cilt bakım uzmanları, dermotologlar ve medikal estetik hekimlerinin tedavi süreçlerinde kullandığı dermoroller, doğru kullanıldığında vaad ettiği etkiyi fazlasıyla veren bir alet.
Ben aldığımda çok fazla marka alternatifi yoktu ve titanyum iğneli olan en iyisini seçmiş, tanesine 120.- TL gibi bir rakam vermiştim.  1 mm ve 1,50 mm olmak üzere farklı uzunlukta 2 tane almıştım. 6 senedir tepe tepe kullanıyorum, verdiğim parayı da kat kat çıkartmaya devam ediyorum.

Doğanın Mucizesi Mineraller Ahava'da


Ben denizden gelen ürünleri her zaman çok sevmişimdir. Bir ara İngrit Millet'ye takmıştım. Denizin bilmem kaç feet derinliklerinden çıkarılan istiridye özleri cildime iyi gelmişti. Denizden çıkan her şeyi yiyemesem de, etkisine inandığım için her şeyi sürebilirim. Ahava'da yine deniz özlü bir ürün. Ülkemizde bulunmuyordu, şimdilerde pek çok ürün gibi, o da bizim hizmetimize sunuldu :)




En önemli özelliklerinden biri; vücudumuzun kendi başına üretemediği, günümüz şehir yaşamı ve yetersiz beslenme gibi problemlerden dolayı cildimiz için daha da önem taşıyan mineralleri en doğal hali ile dışarıdan destek olarak bize etkin bir şekilde sunması.
Bir önemli detayı da paylaşmak isterim : Ölü Deniz, deniz seviyesinin en düşük noktasında (-427mt) yer alır ve suyu %34 ile dünyanın en yüksek mineral içeriğine sahiptir.
Ahava, 1988 yılında Ölü Deniz kıyılarında bir laboratuvar kurmuş ve bu mucizevi doğal oluşumun insan cildine olan faydalarını on sene boyunca araştırmış. 1998 yılında da Ahava markası ile cilt bakım ürünlerini satışa sunmuş.
Hayvanlar üzerinde test edilmemesi, paraben, sls, sentetik, genetiği ile oynanmış organizma kullanılmaması benim için çok önemli.
Cyrstal Ostomer'i en yakın zamanda deneyip, yorumlarımı paylaşacağım.
Güzel kalın



Ahava, Ölü Deniz’in çamur ve minerallerinden doğal cilt ürünleri geliştirmiş. Tüm ürünlerin içeriğinde yer alan Osmoter; Ölü Deniz’de doğal buharlaşma ile ortaya çıkan bir mineral konsantrasyonu ve cildin canlılığını geri kazandırmasında çok yardımcı.
Güzel Kalın...

Bu Kış 7/24 Triko Moda

Bu kış trikolar çok moda olacak. Koton'da farklı trikoları ile modayı yakından takip eden hızlı modacılara günün her saati giyilebilecek tasarımlar hazırlamış.

Yerel Kumaşlar ve Bölge Kadınlarının Emeği "Argande"



Anadolu’ya ve insanlığın köklerine duyulan merak, geleneğin kaybolmaya yüz tuttuğu Anadolu’da, yerel kumaşlara olan ilgi ile tekrar canlanıyor.

Adını, Mezopotamya topraklarında hüküm sürmüş Kommagene Krallığı’nın tek tanrıçası güzeller güzeli Argande’den alan ve Aslı Jackson tarafından 
yeniden kimlik kazandırılan Argande Markası, Mudo tarafından sürdürülebilir bir sosyal sorumluluk projesi olarak, kar amacı gütmeden destekleniyor ve mağazalarda satışa sunuluyor


Güneydoğu Anadolu’daki kadınların sosyal ve ekonomik olarak güçlendirilmesi amacıyla Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (GAP BKİ) ortaklığı ve İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) finansmanıyla Mayıs 2008’den beri uygulanan “GAP Bölgesinde Kadının Güçlendirilmesinde Yenilikler Projesi”, ürünlerini Argande markası altında topluyor. Proje, kadınların iş gücü piyasasına katılımını, Güneydoğu Anadolu'nun markalaştırılmasını ve yeni satış ve pazarlama fırsatlarının yaratılmasını hedefliyor. Argande koleksiyonunu hazırlamak üzere Kilis’te kurulan atölyede kadınlara istihdam olanağı sağlanıyor.


Türkiye’nin en büyük hazır giyim firmalarından biri olan MUDO’nun gönüllü desteği ve Hatice Gökçe’nin marka koordinatörlüğünde, tasarımcı Aslı Jackson’ın elinden çıkan kıyafet ve aksesuarlar Güneydoğulu kadınlar tarafından üretiliyor. 

Mesela, 16. Yüzyıldan itibaren Gaziantep’te dokunmaya başlanan, şık giyinmek isteyen insanların hayallerini süsleyen kutnu bezi; görkem, zarafet ve estetiği ifade ediyor. Doğuyu temsil eden kutnu kumaşı, hassas nakış işlemeleri, tespih ucu püskülleri, soyut desen ve aksesuarlara dönüşerek, sezonun neotribal ruhunu yansıtıyor.

Oyuncu ve model Sema Şimşek'in modelliğini yaptığı koleksiyon, Şanlıurfa Harran’da büyük bir prodüksiyon ekibiyle fotoğraflandı.
işin içinde Anadolu kadınımızın emeği, sevdiğimiz bir markanın desteği varsa; değerlerimize sahip çıkmak adına üzerimize düşeni yapmalıyız.
Ben hemen Mudo'ya gidip, beğendiğim bir kaç parçayı alıyorum bile...
   


Suya Dokununca, Süte Dönüşen Peeling


 Doğal bakım ürünleri markası La Rose Des Sables Paris, yepyeni ve farklı bir vücut peelingi ile karşımıza çıktı.
Cilt bakımında etkisi kanıtlanmış pembe Bora Bora kumu ve yaban mersini tozu gibi doğal ham maddeye sahip Gommage De Sable Rose; suyla temas ettiğinde süte dönüşerek ipeksi ve pürüzsüz bir sonuç veriyor.
Cildi yumuşatan, deniz tuzunun mineral etkisi ile besleyerek ölü hücrelerin ciltten yumuşakça atılmasını sağlayan bu ürün, süt banyosu etkisi ile adeta Kleopatra şımarıklığı hissettiriyor.
Tüm vücudunuzda rahatlıkla kullanabileceğiniz Gommage De Sable Rose, özellikle dirsek, diz ve topuklarınızda derinlemesine etki ederek tüm sertliği alacak ve kadifemsi bir cilde sahip olacaksınız.

Paramedikal Eğitim Uzmanı Anna Rose' da; özellikle pembe Bora Bora kumunun ne kadar faydalı olduğundan sürekli bahsederek; Bora Bora kumu içeren ürünleri hayatımıza dahil etmemiz konusunda sık sık uyarılarda bulunuyor. Özellikle yazın güneşten yıpranmış cilde, kış aylarında daha fazla özen göstermek gerekiyor. Üst derideki ölü hücreleri ciltten atmak, alttaki yeni hücrelerin gelişmesini sağlamak ve genç bir deriye sahip olmak için çok önemli. Ama ben peelingin hücreleri çizdiğine inandığım için, peeling seçiminde ve uygulamasında çok hassas davranmanızı öneriyorum. Sivilceli ve akneli cildinize asla evde peeling yapmayın. Cildinizde sorun yoksa; eriyen, ince partiküllü peelingleri evde yüzeysel uygulayabilirsiniz.
Hassas ve dairesel hareketlerle nemli cildinize ürünü yaymak, bilinenin aksine temiz cilde hafif bir nemlendirici uyguladıktan sonra peeling yapmak cilt sağlığınız için daha iyi olacaktır


Leke Sorunu...

Yaz sonrası artan lekeler ile hepimizin başı derde girer zaman zaman. Peki leke nedir?

Leke, ciltte herhangi bir deformasyon göstermeyen farklı büyüklükteki renk değişiklikleridir. Yuvarlak, oval veya şekilsiz, etrafı keskin sınırlı veya sınırsız da olabilir. Açık renk leke olabileceği gibi, sıklıkla koyu renk lekelere rastlanır ciltte.
Lekeler, pigmentasyon eksikliği, cilt hastalığı veya herhangi bir hastalığın belirtisi olabileceği gibi, herhangi bir dış etmenden dolayı geçici de olabilir.
Kimi zaman leke olarak başlayıp, zaman içinde başka deformeler de gösterebilir. Cilt lekelerinin görülme sıklığı da bölgeden bölgeye değişkenlik gösterir.
Yüz, göze ilk çarpan ve açıkta olan bir bölge olduğu için sıklıkla rastlanan lekeler: güneş lekeleri, çiller, hamilelik lekeleri, yaşlılık lekeleri, sivilce izleri, deriye renk veren hücrelerin azalması, cilt yaralanması sonrası ortaya çıkan lekeler, egzama lekeleri, doğuştan olan lekeler, antar hastalıkları, döküntülü olan enfeksiyon kaynaklı hastalıklar veya sistemik olan bir rahatsızlığın bir bulgusu olarak sınıflandırılabilir.
Güneş lekeleri, 40’lı yaşlardan sonra derinin yenilenme kabiliyetinin de azalması ile beraber daha çok ortaya çıkar.  Pigmentasyon ve kolajen üretimi azalan cilde, UV ışınları daha çok zarar vermeye başlar. Çiller ise; güneş lekelerinden farklı olarak erken yaşlarda hatta ergenlikte bile ortaya çıkabilir, yaz aylarında daha da belirginleşir. Melasma veya gebelik maskesi olarak da adlandırılan lekeler özellikle gebelik döneminde alın, yanaklar ve üst dudakta ortaya çıkan kahverengi lekeler olarak kendini gösterir. Bununla beraber koyu tenli erkeklerde de ortaya çıkabilir . Aynı şekilde rahim ve yumurtalıklarda olan sorunlar da maske gibi lekelere ve hatta sivilcelere sebep olur.
Derinin renk veren hücrelerinin kanseri olan melanom da yine bir leke olarak başlar ve ne kadar erken tedavi edilirse, iyileşme süreci o kadar kolay olur.
Deriye renk veren hücrelerin azalması ile oluşan vitiligo da özellikler yüz bölgesinde göz kapakları ve ağız etrafında yerleşim gösterir. Bu tarz lekelerde cosmeceutical tedaviler ve medikal estetik yöntemleri lokal olarak uygulanabilir. Enjeksiyon yöntemiyle renk açıcılar, azaleik asit, tretionin, hidrokinon gibi kriyoeterapi veya azot tedavisi, ışık ve lazer tedavileri, kimyasal peeling, mezoterapi ve güneş koruyucular ile tedavi edilebilir. Güneşten koruyucu ürünler leke oluşumunu önlemekle beraber kaybolan lekelerin yeniden oluşmaması için mutlaka her mevsim kullanılmalıdır.
Cilt lekelerinde doğru bir tedavi uygulanması için lekenin önce doğru olarak tanımlanması gerekir. Ciltteki lekeleri doğru olarak isimlendirmek her zaman normal bir muayene ile yeterli olamayabilir. Cilt mikroskopu veya dermoskopu, wood ışığı olarak isimlendirilen özel bir aydınlatma, kimi zaman cilt tetkikleri laboratuvar ve radyolojik veriler ile cilt biyopsisi de gerekli olabilir. Her lekenin tedavi edilmeye ihtiyacı yoktur. Leke tedavisi de hekimin, bilgi ve tecrübesine ve elindeki teknolojiye göre değişkenlik gösterir ancak mutlaka lekenin doğru olarak tanımlanması gerekir. Bunun için de mutlaka bir hekime başvurmak gerekir.


Daha fazla lekelenmemek için, yaz  kış koruyucu bir güneş kremi kullanmak gerekiyor. Lekeleriniz sizi çok rahatsız etmeye başladıysa, medikal estetikte kullanılan pek çok yöntem var. 
Bunların dışında yukarıda da bahsettiğim gibi bazı dermoceutical ürünler var. Ben, cildinde ciddi lekeleri olan biri olarak, yeni bir kremi sipariş ettim. Kasım ayında elimde olacak. Yahudi bir eczacının formülünü uygulayan bir eczane tarafından  yapılıyor. Daha önce kullanan arkadaşlarımda gördüğüm etki karşısında kayıtsız kalamadım. Deneyip, pozitif bir sonuç aldığımda sizlerle de paylaşacağım.
Güzel kalın...